Kayıtlar

17. Bergama Çok Katmanlı Kültürel Peyzaj Alanı

Resim
  13. Bergama Çok Katmanlı Kültürel Peyzaj Alanı © UNESCO M.Ö. 3. yüzyılda Helenistik Attalid hanedanının başkenti olarak kurulan ve daha sonra Roma İmparatorluğu'nun Asya eyaletinin başkenti olan, günümüzde ise İzmir'de yer alan Bergama Antik Kenti, antik dünyada önemli bir kültür, sanat, bilim ve siyaset merkeziydi. Bu görkemli kentin kalıntıları arasında stoa, gymnasium, tiyatrolar, Trajan Tapınağı, Kızıl Avlu, Kybele Tapınağı ve en önemlisi Bergama Zeus Sunağı yer almaktadır. O dönemde şehir planlamasında da devrim yaratan Bergama'nın bu dik şehir düzeni Helenistik dünyada büyük etki yaratmıştır. 2014 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne kaydedilen bu muazzam kent, Bizans ve Osmanlı dönemlerinde de yerleşim yeri olmaya devam etmiş ve Asya'nın Yedi Kilisesi'nden birine ev sahipliği yapmıştır.

16. Çatalhöyük Neolitik Alanı

Resim
  11. Çatalhöyük Neolitik Alanı  © UNESCO Konya ilinde bulunan Çatalhöyük ören yeri, M.Ö. 7.400'lere uzanan geçmişiyle dünyanın en eski neolitik alanlarından biridir. Büyüklüğü ve iyi korunmuş durumuyla benzersiz olan Çatalhöyük, günümüze ulaşan duvar resimleri, insan eliyle yapılmış heykelcikler ve sokağı olmayan, arka arkaya sıralanmış yerleşim alanlarından oluşan kendine özgü kentsel düzeniyle bu yılları eşsiz bir şekilde aydınlattığından, erken Neolitik yerleşimleri anlamak açısından en önemli yerlerden biri konumundadır. Çatalhöyük'ün 18 katmana varan stratigrafisi, kentsel bir alan olarak incelenmesi ve tarımsal yaşama ilk geçiş yapanlar olarak Çatalhöyük halkının kültürünün araştırılması, bu alanı erken insanlık tarihinin anlaşılmasında kilit noktalardan biri haline getirmektedir. Çatalhöyük'ün kentsel yerleşim planı ve kazılarda ortaya çıkarılan in situ malzemeler, bu erken dönem yerleşimlerine ve topluluklarına ışık tutmaya devam etmektedir. Çatalhöyük Neolitik Ala...

15. Edirne Selimiye Camii ve Külliyesi

Resim
  15. Edirne Selimiye Camii ve Külliyesi © UNESCO II. Selim tarafından Edirne'de yaptırılan ve 16. yüzyılın ünlü Osmanlı mimarlarından Mimar Sinan'ın ‘ustalık eserim’ olarak nitelendirdiği Selimiye Camii ve Külliyesi, Osmanlı külliye mimarisinin önemli bir örneğidir. Görsel açıdan çarpıcı olan bu muazzam külliye, caminin yanı sıra Osmanlı bezemelerinin İznik çinileri de dâhil olmak üzere en güzel örneklerini sunan avlusu, çarşısı, el yazması kütüphanesi ve eğitim kurumlarına da ev sahipliği yapmaktadır. İznik çinilerinin üretiminin en yoğun olduğu dönemden kalma iç dekorasyon, bu malzemede halen rakipsiz olan bir sanat formuna tanıklık etmektedir. Teknik planlaması ve inşası açısından tam bir şaheser olan Selimiye Camii ve Külliyesi, Sinan'ın yaratıcı dehasının en büyük kanıtı ve kuşkusuz Osmanlı'nın altın çağının en büyük yansımalarından biridir. Yüzyıllardır ziyaretçilerini büyüleyen ve son derece iyi muhafaza edilmiş olan Selimiye, 2011 yılından bu yana UNESCO Dünya ...

14. Truva Arkeolojik Alanı

Resim
  14. Truva Arkeolojik Alanı © UNESCO Çanakkale'de bulunan ve belki de dünyanın en ünlü arkeolojik alanı olan Truva, MÖ 12. yüzyıldaki kuşatmasının Homeros'un İlyada'sında Truva Savaşı olarak ölümsüzleştirilmesi dolayısıyla insanlık tarihinin en önemli alanlarından biri olmuştur. Truva ören yerinin mirası Homeros'un kimliğiyle bu denli iç içe geçmiş olduğundan, 19. yüzyıldan bu yana arkeologların ilgisini çekmektedir. Bu nedenle, sadece bölgede yaşayan halklarla sınırlı kalmayıp aynı zamanda arkeolojinin bir disiplin olarak gelişimine de tanıklık eden ve binlerce yıldır Avrupa ile Asya arasında kültürel bir köprü olan Truva'da yüzyılı aşkın bir süredir kapsamlı kazılar yapılmaktadır. Truva, Helenistik, Greko-Romen ve Osmanlı yerleşimleri de dâhil olmak üzere 4.000 yıl boyunca burada yaşamış çeşitli uygarlıkları bir araya getiren üstü evrensel değeri ve mimarisi, görsel sanatlar ve edebiyat gibi alanlardaki paha biçilemez kültürel etkisi nedeniyle 1998 yılında UNESCO...

13. Xanthos – Letoon

Resim
  13. Xanthos – Letoon © UNESCO Antalya ve Muğla illeri sınırında yer alan Xanthos-Letoon antik yerleşimleri, Likya'nın Demir Çağı uygarlığının araştırılması için büyük önem taşıyan alanlardır. Anadolu, Yunan, Roma ve Bizans kültürlerini bir arada sunan Xanthos-Letoon yerleşimleri, Hint-Avrupa dilleri üzerine yapılan çalışmalarda kullanılan Likya dilindeki son derece önemli yazıtları da muhafaza etmektedir. Likya'nın başkenti Xanthos, Halikarnas Mozolesi'ne ilham verdiği düşünülen Nereid Anıtı gibi mimaride benzersiz bir Helenistik etki sergiler. Öte yandan Letoon, birçok dini ve siyasi mimarinin yanı sıra Likçe, Yunanca ve Aramice dillerinde yazılmış son derece değerli üç dilli bir yazıt ile kült merkezi ve devlet mabedi olarak hizmet vermiştir. Xanthos ve Letoon, 1988 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne kaydedilmiştir.

12. Aphrodisias

Resim
  12. Aphrodisias © UNESCO Günümüz Aydın ili sınırları içerisinde yer alan Aphrodisias Antik Kenti, tarihi MÖ 2. yüzyıla kadar uzanan ve tanrıça Afrodit'e adanmış bir antik kenttir. Kent özellikle heykel atölyeleri ve halen antik kompleks içinde bulunan taş ocağından elde edilen ve İmparatorluk Dönemi Roma heykeltıraşlığında sıklıkla kullanılan yüksek kaliteli beyaz mermeriyle ünlüydü. Önemli bir sanatsal ve heykeltıraşlık üretim merkezi ve Anadolu Afrodit Kültü için belirgin bir ibadet alanı olan alandaki insan yerleşimi, Afrodit Tapınağı'nın MS 500 dolaylarında Meryem Ana'ya adanmış bir kiliseye dönüştürülmesiyle Hristiyanlık dönemine kadar devam etmiştir. Bölge, günümüze ulaşan binlerce yazıt, Julius-Claudius hanedanı için bir tapınak kompleksi, imparatorluk belgelerinden oluşan "Arşiv Duvarı" ve dünyanın en iyi korunmuş antik amfi tiyatro stadyumu gibi olağanüstü ve eşsiz mermer mimari ve heykel örnekleriyle somut kültürel miras açısından zenginliğini korumaya...

11. Diyarbakır Kalesi ve Hevsel Bahçeleri Kültürel Peyzajı

Resim
  11. Diyarbakır Kalesi ve Hevsel Bahçeleri Kültürel Peyzajı © UNESCO Diyarbakır Kalesi ve Hevsel Bahçeleri Kültürel Peyzajı, Türkiye'nin güneydoğusunda, Yukarı Dicle Havzası yakınlarında yer alan bir yerleşke bütünüdür. Kale ve Hevsel Bahçeleri, günümüze ulaşan yazıtlar, surlardaki etkileyici taş işçiliği, kuleler, kapılar ve tarihî hasar ve onarım izlerinin yanı sıra şehir ile Dicle Nehri'ni birbirine bağlayan Hevsel Bahçeleri ile Roma döneminden günümüze kadar çeşitli uygarlıkların somut kültürünü gözler önüne sermektedir. 2015 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne kaydedilen bu alan, Helenistik, Roma, Sasani, Bizans ve Osmanlı dönemlerinde önemli bir sosyal, kültürel ve ekonomik bölge olarak hizmet vermiş ve birçok medeniyetin evrensel buluşma noktası olmuştur.